Köşe Yazıları / MUSTAFA KOÇ


Lütfen dikkat!

Malum yeni sezona girdik. Dönerin iki aşaması var. Üretim ve satış.
Piyasaya gerek üretim ve gerekse satış kısmımda pek çok yeni oyuncu giriyor veya tutunamayıp bu kulvardan ayrılıyorlar.
Yeni girenlerin dikkatli olması gereken husus işe kapsamlı bir araştırma yaparak başlamaları. Çoğu kez falanca şu kadar üretim yapar, şu kadar döner satar şeklinde hesap makinasını alıp kar hesabı yapmak yanıltıcı olmaktadır. Ancak bunun zararı sadece işe gelişigüzel başlayanlara değil, ailesine, çevresine ve hatta döner piyasasına olmaktadır.
İkinci bir önemli konu da batan ya da hileli satış yapan birçok kişi ve kurumların da çeşitli ad ve unvanlara yeniden piyasa içine girerek kendilerine yer etmeye çalışmalarıdır. İyi niyetliler için söylenecek bir şey yok. Ancak kötü niyetliler ise piyasaya gerek mali açıdan, gerek imaj açısından tekrar tekrar büyük zararlar vermektedir. Bu kötü niyetli kişilerin verdiği zararlar yüzünden işini, aşını ailesini kaybeden çok sayıda insanımız mevcuttur. İşin kötüsü bu kötü niyetli kişilerin tekrar sisteme girmesini önleyecek ne bir ortak çalışma ne de bir mekanizma mevcuttur. Acı rekabetin getirdiği hırs nedeniyle bu insanlar neredeyse her seferinde sistem içerisine tekrar dalabilmekte ve piyasayı tokatlamaya devam etmektedirler.
Üçüncü husus iyi niyetli ancak savruk bir anlayışla ticaret yapanların durumudur. Verilen sözlerin tutulmaması, hallederiz abi anlayışı, başkalarının haklarına ve çıkarlarına saygı göstermemek kısaca kul hakkına riayet etmemek de piyasayı bozan unsurlardandır. Bunlara güvenip iş yapmaya kalkan ticaret erbabı da büyük zararlar görebilmektedir. Diğer bir konu hâlâ birçok işyerimizin amatörce bakkal dükkânı gibi yönetilmeye devam edilmesidir.
Unutulmamalıdır ki bizler Avrupa ülkelerinde bir kurallar ve sistem zinciri içerisinde ticaret yapmak ve bu kural ve sistemlere dikkat etmek, uymak durumundayız. Bunlara dikkat etmediğimiz durumlarda özellikle vergi konularında büyük sürpriz ve cezalar kısa süre içerisinde kapıya dayanmaktadır. Varsa yapılan kârlar eridiği gibi, bazen işyerinin kapanmasına bile yol açmaktadır. Bu tür sürprizlerle karşılaşmamak için gerek iş tecrübesi çok olan meslektaşlarımızdan ve gerekse de profesyonellerden yardım almakta büyük fayda vardır.
Ayrıca lüks ve israftan sakınmamız gerektiğini de hatırlatmakta yarar var. ‘’İşten artmaz dişten artar’’ diye boşuna dememişler Malum ne kadar kazanılırsa kazanılsın harcamalarımız daha fazla ise eninde sonunda batmaya mahkûmuz.
Son olarak da fiyatımızla değil kalitemizle rekabet etmemiz gerektiğini unutmamalıyız. Sabun köpüğü gibi başarılar geçicidir. Ama temeli sağlam atılan ve kaliteli yapılan işler nihai ve kalıcı başarılar onlarındır. İnsanı geceleri başını yastığa koyunca rahat uyutan bu gerçek başarılardır. Gerçek başarılar dilerim.