Köşe Yazıları / İBRAHİM FERAH


Yanlış, yanlışla düzeltilmez

“İnsanlar başkalarının kusurlarını görmek hususunda, keskin gözlere sahip kartallara benzerler, kendi kusurlarını görmekte ise başını kuma gömen deve kuşuna“ sözü meşhurdur.

Bu söz, geçtiğimiz günlerde bir döner imalatçısı iş adamımızı ziyaret esnasında aklıma geldi. Göçmen kökenli insanlar olarak, birçoğumuz yokluk diyebileceğimiz sıkıntılardan gelerek, bir düzen kurmak ve rızkımızı kazanmak gayreti içerisinde oluyoruz. Göçmen olma durumu aynı zamanda, içerisinde yaşadığımız toplumda, önyargı sebebiyle aksi tutum ve davranışlarla karşılaşmamıza da sebep olabiliyor.

Sorunların üstesinden gelebilmek için öncelikle işimizi kurallarına uygun yapmak ve birlik, beraberlik içerisinde hareket etmek durumundayız. Genel olarak herkesin de bu kanaat ve düşünceye sahip olduğunu da söyleyebilirim. Fakat iş uygulamaya geldiği vakit, maalesef söylediğimiz sözlerin arkasında durmuyor ve tam tersi işler yapıyoruz. Bu hususta kendimize çeki düzen ve r m e l i y i z .

Çünkü başkalarının yaptıkları yanlışlara bakarak, aynı yanlışları yapmak, kendimizi doğru ve haklı görmek, yapılan o yanlıştan daha büyük bir yanlış oluyor. Eğer biz karşımızdaki muhatabımıza samimi ve içten davranırsak, kendisinin de samimi ve dürüst davrandığını görürüz. Tabii art niyetliler olacaktır. Yine de ölçümüz yanlışlar ve yanlış yapanlar olmamalıdır.

Avrupa’da 100.000 kişinin ekmek yediği döner sektörü, gün geçtikçe büyümeye davam ediyor. Sektörün kontrolsüz büyümesi, sektör temsilcilerinin ve çalışanlarının gelecekte daha büyük sorunlarla karşılaşmalarına da sebep olacaktır. Herkesin emeğinin karşılığını alabilmesi için birlikte hareket etmenin elzem olduğunu hatırlatmaya ve bu doğrultuda yayıncılık yapmaya devam edeceğiz.